Güzel Sanat lar Akademisi'ni bitirip (1930), Pariste sanatını geliştiren Turgut Zaim, yurda dönünce öğretmenlik, Devlet Tiyatrosu'nda dekoratörlük yaptı. Müstakil Ressamlar, Heykeltraşlar Birliği ve D Grubu'nun sergilerine katılıp, Türk folklor ve geleneğinden yararlanarak Anadolu yaşamından aldığı konuları işlediği resimleriyle ün saldı. Türk resim sanatının cumhuriyet dönemi ile birlikte açılan yeni ve özgün atılımları içinde, köy temalarına yönelik figür üslubuyla Turgut Zaim’in oluşturmayı başardığı ulusal-yerel atmosfer, hala aşılamamış bir değer sistemi gibidir.Güzel Sanatlar Akademisi'nde İbrahim Çallı atölyesindeki yedi yıllık öğrenimi ve bir Paris yolculuğu ardından Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahne tasarımcısı olarak çalışmaya başlayan Turgut Zaim, çeşitli okullarda resim dersleri verdi. Bir süre sonra öğrenimini tamamlamak üzere yeniden Akademi'ye döndü. Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği sergilerine katıldı (1928-1929). 1930'da Akademi nin yüksek bölümünü bitirince resim öğretmeni olarak Sivas'a atandı. Burada halk kültürünü ve halk resmini daha yakından tanıma fırsatı buldu. "D Grubu" üyeleri arasında yer aldı (1933). Anadolu halk resminden ve minyatür geleneğinden yola çıkarak gerçekleştirdiği çok figürlü kompozisyonlarında evrensel bir anlatıma ulaşmaya çalıştı. Devlet Resim ve Heykel sergilerinde, 1939 ve 1957'de ikincilik, 1958'de birincilik ödüllerini kazandı. Yerel özellikleri ustaca yansıttığı, öz-biçim ilişkilerinde ulusal bir anlayışı benimsediği resimlerinde genellikle köylüleri, göçerleri konu aldı. "Orta Oyunu" (1935), "Yörük Köyü" (1957), "Yaylada Yörükler" (1962) gibi eserleri İstanbul Devlet Resim ve Heykel
5 Mayıs 2014 Pazartesi
Güzel Sanat lar Akademisi'ni bitirip (1930), Pariste sanatını geliştiren Turgut Zaim, yurda dönünce öğretmenlik, Devlet Tiyatrosu'nda dekoratörlük yaptı. Müstakil Ressamlar, Heykeltraşlar Birliği ve D Grubu'nun sergilerine katılıp, Türk folklor ve geleneğinden yararlanarak Anadolu yaşamından aldığı konuları işlediği resimleriyle ün saldı. Türk resim sanatının cumhuriyet dönemi ile birlikte açılan yeni ve özgün atılımları içinde, köy temalarına yönelik figür üslubuyla Turgut Zaim’in oluşturmayı başardığı ulusal-yerel atmosfer, hala aşılamamış bir değer sistemi gibidir.Güzel Sanatlar Akademisi'nde İbrahim Çallı atölyesindeki yedi yıllık öğrenimi ve bir Paris yolculuğu ardından Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahne tasarımcısı olarak çalışmaya başlayan Turgut Zaim, çeşitli okullarda resim dersleri verdi. Bir süre sonra öğrenimini tamamlamak üzere yeniden Akademi'ye döndü. Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği sergilerine katıldı (1928-1929). 1930'da Akademi nin yüksek bölümünü bitirince resim öğretmeni olarak Sivas'a atandı. Burada halk kültürünü ve halk resmini daha yakından tanıma fırsatı buldu. "D Grubu" üyeleri arasında yer aldı (1933). Anadolu halk resminden ve minyatür geleneğinden yola çıkarak gerçekleştirdiği çok figürlü kompozisyonlarında evrensel bir anlatıma ulaşmaya çalıştı. Devlet Resim ve Heykel sergilerinde, 1939 ve 1957'de ikincilik, 1958'de birincilik ödüllerini kazandı. Yerel özellikleri ustaca yansıttığı, öz-biçim ilişkilerinde ulusal bir anlayışı benimsediği resimlerinde genellikle köylüleri, göçerleri konu aldı. "Orta Oyunu" (1935), "Yörük Köyü" (1957), "Yaylada Yörükler" (1962) gibi eserleri İstanbul Devlet Resim ve Heykel
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder